Yazar: admin
Zeynep yeşillikler ile çevrili küçük bir köyde yaşayan meraklı ve neşeli bir kızmış. Bir gün annesi ona abdest almayı öğretmeye karar vermiş. Zeynep annesinin abdest aldığını her gün görür ve merak edermiş. Annesine bu konuda sorular sorarmış. Annesinin ona abdest almayı öğreteceğini duyunca çok mutlu olmuş. Heyecanlı bu yeni deneyimi için hazırlanmaya başlamış. Annesi güzel kızına abdestin nasıl alınması gerektiğini adım adım anlatmış. İlk önce niyet edilmesi gerektiğini ve sonrasında ellerini yıkamasını söylemiş. Zeynep tüm bu söylenenleri birebir yerine getiriyor ve sırasıyla abdestin adımlarını yerine getiriyormuş. Ellerini yıkadıktan sonra ağzını ve burnunu annesinin söylediği şekilde yıkamış. Sonra yüzünü yıkayan Zeynep…
Bir zamanlar uzak bir ülkede Sevimliler adında küçük bir köy varmış. Bu köyde yaşayan insanlar paylaşmayı ve birbirlerine yardım etmeyi çok severlermiş. Köy halkı kimin neye bir ihtiyacı olsa hep birlikte bunu gidermeye çalışır ve daima birbirlerine destek olurlarmış. Bu köyde yaşayan Ali isminde küçük bir çocuk varmış. Ali her gün evinin bahçesinden topladığı meyveleri köyün pazarına götürerek meyveleri bu pazarda satarmış. Bu sayede evine katkı sağlayan Ali hem işe yarıyor olmaktan hem de ailesinin yükünü hafifletmekten mutlu olurmuş. Bir gün Ali’nin pazara satmak üzere götürdüğü meyvelerin bir kısmı satılmamış. Bu durum ilk önce Ali’nin çok canını sıkmış. Sonra nasibinin…
Mehmet dört çocuklu bir ailenin en büyük çocuğuymuş. Mehmet’in babası inşaatlarda çalışarak ailesinin geçimini sağlayan bir boyacı ustasıymış. Nerde bir boyacıya ihtiyaç duyulsa Mehmet’in babasını işe çağırırlar o da iş bulmanın vermiş olduğu mutlulukla koşa koşa gidermiş. Öyle her zaman da iş çıkmazmış. İş olduğunda çalışır para kazanır, iş yokken de durumlarına şükrederlermiş. Mehmet’in babası o kadar dürüst ve ahlaklı bir adammış ki çocuklarına da her zaman şartlar ne olursa olsun dürüst olmalarını tembih edermiş. Mehmet’in babası Adem Bey namazlarını her zaman kılar ve Allah’a her zaman şükredermiş. Günlerden bir gün Adem Bey çok hasta olmuş. Bu hastalık nedeniyle uzun…
Yusuf okulunda çok başarılı, mahalle halkı tarafından çok sevilen, sevimli ve çok iyi kalpli bir çocukmuş. Onun kalbi her zaman sevgi ve iyilikle doluymuş. Yusuf’un Doruk isminde bir de köpeği varmış. Yusuf köpeği ile birlikte vakit geçirmeyi çok severmiş. Birlikte oyunlar oynar, parka yürüyüşe gider ve mahallede kimin neye ihtiyacı varsa yapabildikleri ölçüde onlara yardım ederlermiş. Yusuf her sabah okula yürüyerek gider okul bittiğinde de yine yürüyerek okuldan eve dönermiş. Okul dönüşü yolda gördüğü yaşlı teyzelerin, amcaların poşetlerini taşır, onları karşıdan karşıya geçirir, kuşlara su doldurur, kedileri severmiş. Yusuf yine bir gün okul dönüşü eve doğru yürüyormuş. Yol kenarında bir…
Zamanın birinde zenginliği ile ünlü bir köy varmış. Bu köyde sadece bir kişi hariç herkes çok zenginmiş. Köy halkının tarlaları, bahçeleri, evleri, araçları ve hayvanları varmış. Bu köyde hiç kimse geçim sıkıntısı çekmez herkes bolluk ve bereket içerisinde yaşarmış. Bu zengin köyde fakir olan sadece bir kişi varmış. Bu kişi kendi halinde yaşamını sürdürür gider, kimseye yük olmadan yaşarmış. Evinin önündeki küçük bahçesinde yetişen sebzeler ile karnını doyurur, sahip olduğu tek tavuğun yumurtalarını pazarda satarak geçimini sağlarmış. Çok zengin olmalarına rağmen paylaşmayı ve iyiliği unutmuş olan köy halkı da onu pek umursamazmış. Günlerden bir gün çok yaşlı bir adamın köye…
Bir zamanlar mutlu bir kasabada yaşayan küçük bir çocuk varmış. Bu çocuğun adı Ali’ymiş. İçinde merhamet ve neşe dolu bir kalbe sahip olan Ali kasabadaki herkes tarafından sevilirmiş. Kasaba halkı yaklaşan Ramazan ayı için hazırlıklar yapıyormuş. Ramazan ayı geldiğinde Ali çok heyecanlanmış. Büyük bir merak içerisindeymiş. Yıllardır büyüklerinden Ramazan ayının güzelliklerini dinliyormuş. Bu ayın ne kadar bereketli ve özel olduğunu biliyormuş. Ali bu Ramazan ayında oruç tutmaya karar vermiş. Annesiyle birlikte oturup saatlerce oruç hakkında sohbet etmişler. Orucun mahiyeti, nasıl bir ibadet olduğu ve nasıl davranılması gerektiği konusunda bilmesi gereken her şeyi öğrenmek istiyormuş. Büyük bir heyecan ve mutluluk hissediyormuş.…
Küçük bir kasabada yaşayan Sami Bey dürüstlüğü ve iyi bir insan olması ile tanınırmış. Sami Bey yıllardır aynı apartmanda yaşar ve komşuları ile çok iyi geçinirmiş. Kendi halinde yaşayıp giden ve kimseye bir kötülüğü olmayan Sami Bey’in bir de oğlu varmış. Oğlu ile birlikte mahallerinde bulunan küçük bakkalı işleten bu Sami Bey işinde daima adaleti ve dürüstlüğü ön planda tutarmış. Hiçbir işinde hileye veya karşısındakini kandırmaya başvurmazmış. Bu dürüstlüğü ile tanınan adamın dükkanında alışveriş yapanlar gönül rahatlığı içerisinde alışveriş yaparmış. Oğlunu evlendirmek isteyen Sami Bey düğün masrafları için birikim yapıyormuş. Eline geçen fazla parasına altın alarak oğlunun güzel gününde harcamak…
Bir zamanlar yeşillikler ile kaplı bir vadide küçük ve sevimli bir köy varmış. Bu köyde yaşayanlar doğanın güzellikleriyle uyumlu bir biçimde yaşamlarını sürdürmekteymiş. Köyde yaşayan çocuklar doğanın gücünü keşfetmekten ve birbirleri ile oyunlar oynamaktan çok keyif alırlarmış. Köyde yaşayan kız çocuklarından birisi olan Elif kalbi sevgi ile dolu, neşeli bir çocukmuş. Her gün arkadaşları ile oyunlar oynar ve keyif dolu anlar yaşarmış. Elif çok meraklı bir çocuk olduğu için her şeyi araştırmak ister ve bu nedenle çok fazla soru sorarmış. Günlerden bir gün köylerinde geçmekte olan bir bilge ile karşılaşmış. Bu bilgeden öğreneceği çok şey olduğunu bilen Elif onu soru…
Deniz beşinci sınıfa giden zeki, çalışkan ve güzel bir kızmış. Deniz ailesinin tek çocuğuymuş. Ailesinin ekonomik durumu son derece iyi olduğu için maddi anlamda hiç zorluk yaşamazlarmış. Doktor olan annesi ve babası ona daima iyi bir insan olmasını tembih ederlermiş. Küçük kızın sıra arkadaşı Selin ise ekonomik zorluklar içerisinde okumaya çalışan ama son derece çalışkan ve akıllı bir kızmış. Bu iki arkadaş çok güzel anlaşırlarmış. Gün boyu birlikte vakit geçirir, teneffüslerde birlikte bahçede dolaşırlarmış. Akşam olduğunda da okul yolundan dönüşte birlikte yürüyerek evlerine giderlermiş. Deniz’in annesi her gün Deniz’e okulda yiyebilmesi için güzel güzel beslenme içerikleri hazırlarmış. Bunu gören Selin…
Melisa sarı saçlı, mavi gözlü minik elleri ve henüz dört yaşında olan güzeller güzeli bir kız çocuğuymuş. Annesi, babası ve dedesiyle birlikte yaşıyorlarmış. Dedesi torunu çok sever, annesi ve babası çalıştığı için bütün gün Melisa ile dedesi ilgilenirmiş. Her sabah annesi ve babası işe gittikten sonra Melisa ve dedesi kahvaltılarını yapar sonra da eğlenceli vakit geçirirlermiş. Melisa’nın dedesi maneviyatı güçlü bir adammış. Bu nedenle her öğlen namaza camiye gidermiş. Melisa için bu öğlen namazları çok eğlenceli zaman dilimleriymiş. Öğle namazına dedesi ile birlikte camiye gider, dedesi namaz kılarken Melisa caminin güzelliklerini keşfe çıkarmış. Camide bulunanlar Melisa’yı tanır ve hepsi de…